27 Haziran 2012 Çarşamba

DOĞU SÜTUNU YIKILDI...

"Atatürk öldü. Barış kubbesinin Doğu sütunu yıkıldı. Artık
evrende barışı kimse garanti edemez. Nitekim Avrupalı devlet
adamları; O' nun 1930'da yaptığı uyarı ve tavsiyeleri
dinlememiş ve dünyayı 1939 yılında ikinci büyük savaş
felaketinin içine sürüklemişlerdir. "

SANERWIN Gazetesi


Atatürk'ün aramızdan ayrılmasından sonra, yabancı basında çıkan yorumlardan "en çarpıcı" olanlarından biri buydu. Kasım 1938 itibarıyla "Atatürksüz" kalan dünya politikasında, gerek revizyonist ülkelerin taleplerine karşı uyarıcı, gerekse İngiltere'nin revizyonist cepheyi yatıştırıcı siyasetine karşı tepkili olan, kurucu ve inşacı liderin yokluğu, kaybolan "sağduyunun" sıcak dünya savaşı hakkındaki ikazlarının tarihe mal olması ve sonucu engelleyememesine neden olmuştu.
Bugünse Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'te komşu Suriye'yle "savaş tamtamları" çalıyor.
"Barış Kubbesi'nin Doğu Sütunu", Atatürk'ün unutturulmaya çalışılan diğer ilkeleri gibi, "Yurtta Barış, Dünyada Barış" anlayışının yıkılmasıyla ayakta kalma şansını yitirmiştir. Türkiye, başka ülkelerin iç işlerine karışmakta, Ortadoğu'daki yoğun "siyaset mesaisi" içinde olanaklarını "suskunluk" çerçevesinde, "örtülü yardımlarla" seferber etmektedir. 
Ve tüm bunları "büyük müttefiki"nin "İran"ı izole etme siyasasının bir parçası olarak yapmakta, Sünni Arap rejimleri ile birlikte, İran'a karşı "Ilımlı Sünni kuşağı"nı yaşama geçirmektedir. Irak ve Suriye'de, bu ülkelerin  "toprak bütünlükleri"nden ziyade, yeni parçacıkların oluşumuna "yatırım" yapılmaktadır.
Kemalizm'in dış politikadan tasfiyesiyle "Yurtta Barış, Dünyada Barış"ın yanısıra, kolonyalizme karşı bir "mazlum uluslar dayanışması" da ne yazık ki kaybedilmiştir. Ortadoğu'da Kemalizm'in tasfiyesi ile "Doğu Sütunu" artık yıkılmıştır. Hem bölge hem de dünya barışı tehdit altındadır. 
O zaman zor günler kapıda demektir.