17 Nisan 2013 Çarşamba

"ÇÖZÜLME"NİN ANATOMİSİ...

Türkiye, 2013 yılının başından itibaren, "çözüm süreci" adı verilen bir "post-modern" belirsizliğe sürükleniverdi. Siyasal iktidarın "devr-i iktidarı"nda, çeşitli kereler, "çözüm egzersizleri" mahçup edalarla ortaya konmuş, ancak "iki ileri-bir geri" temposunda, mehter adımlarıyla, her seferinde "geri-gidişler" yaşanmıştı. 2005 "Diyarbakır açılımı", 2009 "Habur görüntüleri" derken, 2013'e gelindiğinde, bu sefer PKK terör örgütünün başı Öcalan'la "siyasal diyalog"u içeren bir süreç başlatıldı.
İlginç bir metotla, Öcalan'la daha öncekiler hariç tutulursa, 2012 sonbaharından beri devletin istihbarat örgütü, 2013 başından itibaren ise PKK'nın parlamentodaki sivil kanadı BDP, ayrı kollardan, ancak birbirine ters düşmeyen görüşmeler yapıyorlar.
MİT-BDP sarmalında bir "müzakere" ve "çözüm süreci"ni anlatmak ta, "akil insanlar" denilen, sayın başbakanın bizzat görevlerini "psikolojik harekat" olarak açıkladığı, "akademisyen, gazeteci, film yıldızı, tiyatrocu, sahne sanatçısı, AKP eski milletvekili, cemaat dernekleri yöneticileri"ni kapsayan bir gruba düşüyor.
Grup gittiği yerlerde protestolarla karşılanıyor, polis tarafından korunuyor ve içeriğini bilmedikleri "çözüm süreci"ni izah etmeye çalışıyorlar. Böyle olunca da her "akil insan" kendi dünya görüşü çerçevesinde hergün yeni birtakım "açılımlar" yapıyor.
"Laiklere getto" öneren Akit yazarı Hasan Karakaya ile Agos genel yayın yönetmeni ve Zaman yazarı Etyen Mahçupyan, nerede birleşiyorlar, hangi ortak paydaları paylaşıyorlar. Tarhan Erdem ile Orhan Gencebay, hangi parametreler çerçevesinde, bir bütünün unsurları içinde yer alıyorlar?
Başkanlık sistemi-federasyon orantısındaki tasarımda, başkanlık sisteminin şansı azalırsa, federasyon bir başka bahara mı kalacak?
O zaman tıpkı, 2011 genel seçimleri  ve öncesinde olduğu gibi, yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimi ve milletvekili genel seçimlerini kapsayan, 2014-2015 yüzeyinde, terörün etkisini geçici olarak azaltmak ve siyasal riskleri kısa vade için ertelemek mi gündemde?
Taktiksel birtakım yaklaşımlar, toplum yapısını zedeleyecek boyutta bir çözülmeyi, geri döndürülemez bir biçimde ortaya koyarsa, tarih bugünleri "çözülmenin anatomisi" başlığı altında değerlendirecektir.